Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkan YardımcılarıHilmi Şanlı ve Arif Gürsoy, Trabzon, Rize ve Artvin il ve ilçe müftülüklerine ziyarette bulunarak sendika üyeleriyle bir araya gelerek talep, beklenti ve problemlerini dinlediler…
Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkan YardımcılarıHilmi Şanlı ve Arif Gürsoy, Trabzon, Rize ve Artvin il ve ilçe müftülüklerine ziyarette bulunarak sendika üyeleriyle bir araya gelerek talep, beklenti ve problemlerini dinlediler.
Türkiye Kamu- Sen Trabzon İl Temsilciliğinde basın açıklaması yapan Genel Başkan Yardımcıları Hilmi Şanlı ve Arif Gürsoy şunları söylediler:
Diyanet’in her türlü siyasi düşüncenin, ideolojinin ve gündelik tartışmaların dışında anayasal bir kurumdur. “Bunun bir gereği olarak Başkanlığımız, devletimiz ve milletimizin bekası, insanımızın huzur ve selameti için toplumun bütün katmanlarını kuşatıcı bir anlayışla hakikati dillendirmeye ve bu minvalde hizmet üretmeye devam etmektedir. Başkanlığımızın bütün bu hassasiyetlerine rağmen, bazı kesimlerce zaman zaman kurum ve mensuplarıyla ilgili olumsuz algı oluşturulmaya çalışıldığına şahit oluyoruz. Bu, bugüne ait bir durum da değildir. Ne yazık ki son asır boyunca medyada en fazla gündeme gelen konulardan biri din ve diyanet ile ilgili konulardır. Maalesef bu da çok düzensiz şekilde, gelişigüzel, yalan-yanlış bilgilerle, çoğu zaman sığ bir ideolojik düzlemde ve ön yargıyla yapılmaktadır. Bu durum, yeni nesillerin bilincinde onarılmaz yaralar açmakta, din-değer ve medeniyet algısını tahrip etmektedir. Doğru olmayan bir bilgiyi yaygınlaştırdığınız zaman gençler, yeni nesiller onu doğru zannediyor ve oradan bir ön yargı oluşuyor zihninde. Dolayısıyla bu sadece hedeflenen kurumu değil, o kurumla ilgili belki milyonları etkiliyor”
Diyanet İşleri Başkanlığının toplumun her kesimine hizmet verdiğini biliyorsunuz.“Anayasamız, Diyanet İşleri Başkanlığı’na toplumun sadece bir kesimini değil her bir ferdini din konusunda aydınlatmak üzere yetki vermiştir. Doğru bilginin kaynağı ise Kur’an-ı Kerim ve Peygamber Efendimizin sünnetidir. Bu doğru bilgileri sunmak, toplumu hurafelerden, aşırılıklardan uzaklaştırmak ve korumak ilkesini Diyanet İşleri Başkanlığı hiçbir zaman kaybetmedi ve kaybetmemelidir. Kurulduğu günden bugüne kadar başta din hizmetleri, din eğitimi ve yayın faaliyetleri olmak üzere anayasal görevlerini, kanunla kendisine verilen yetkileri en iyi şekilde yerine getirmeye çalışmıştır. Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin güzide kuruluşu Diyanet ve Diyanet çalışanlarının her zaman yanında olduk ve olmaya da devam edeceğiz. Biz müftülüklerimizi, camilerimizi siyasetten uzak tutmaya çalışıyoruz. Mart 2024 yılında yapılacak mahalli seçimlerde siyasi partilerin ve adayların çalışmalarını Camilerimizin dışında gerçekleştirmelerini ve Allah’ın evlerini siyasetten uzak tutmalarını hasseten istirham ediyoruz. Her kaybeden mahalli adaylarımızın sebep olarak din görevlisini ve camiyi göstermesini istemiyoruz.
TÜRK DİYANET VAKIF-SEN’ İN TALEPLERİ
3600 Ek gösterge alamayan Memur, Veri Hazırlama Kontrol İşletmeni, şef ve uzmanların da bu kanundan faydalanmalarını ivedilikle bekliyorlar.
Tüm Diyanet çalışanlarının Din Hizmeti tazminatı almaları, 4/B statüsünde sözleşmelilere kadro, yardımcı hizmetler sınıfında çalışanları ise Genel İdari Hizmetler sınıfına geçirilmesini bekliyorlar.
Öğretmenlik kariyer basamakları için getirilen düzenlemeler ve maaş artırımlarının eşitlik ilkesi gereği “uzman ve baş” kariyer basamaklarını haiz diğer devlet memurlarına da uygulanması gerekmektedir. Mesela, Uzman vaiz, Uzman İmam-Hatip, Uzman Kur’an Kursu Öğreticisi, uzman müezzin ve Baş vaiz, baş Kur’an Kursu Öğreticisi, İmam-Hatip ve Müezzin kadrolarına geçişlerde sınavlar kaldırılarak çalıştığı yıl esası getirilmelidir. Kazanımlar Uzman öğretmen ve başöğretmen gibi olmalıdır. Bunun yanında yüksek lisans ve doktora yapmış olmak kariyer basamaklarında herhangi bir yarar sağlamamaktadır. Tüm devlet memurlarının kariyer basamaklarında eşit şartlarda ilerleme kat etmesi sağlanmalıdır.
A grubu camilerde görev yapan personele “Selatin Camii” tazminatı, B, C ve D grubu camilere Mahalle İmam-Hatipliği unvanı verilerek “Özel Bölge Tazminatı”, diğer gruplarda görev yapanlara da “Mahrumiyet Tazminatı” verilerek İmam ve Müezzinlerin müktesebinde iyileştirilmeye gidilmelidir.
Vaiz ve Murakıpların özlük hakları ve yetkileri acilen iyileştirilmelidir.
Vergi dilimi %15 te sabitlenmelidir.
Her iki dini bayramda memurlarımıza bayram ikramiyesi verilmelidir.
Eğitim-Öğretim ödeneği her yıl bütün kamu görevlilerine verilmelidir.
Lojmansız camilerimize Diyanet-Toki işbirliği ile lojman yapılmalıdır.
Diyanet işleri Başkanlığımızın maaş ödemeleri ile ilgili anlaşma yaptığı katılım bankalarının bir çok il ve ilçelerimizde olmayışı, olan il ve ilçelerimizde de yeterli alt yapı ve destek olmadığından personelimiz yüksek derecede sıkıntı yaşamakta maddi ve manevi kayıpları olmaktadır. Katılım bankalarının kısa zamanda alt yapılarını düzeltip il ve ilçelerimizde yaygınlaşamayacağı dikkate alınarak sıkıntı çeken il ve ilçelerdeki anlaşmalar iptal edilerek mahallinde bulunan bankalarla çalışılması sağlanmalıdır.
Ziyaret ve çalışmalara Trabzon Şube Başkanı Mehmet Odabaşı, Rize İl Temsilcisi Halil öksüz ve Artvin İl Temsilcisi Özdemir Demirci ve ilçe temsilcileri de eşlik ettiler.