Başbakanlar Şehri Rize’nin Koruyamadığı,Unuttuğu Şehit,ALTUĞ VERDİ !

15 Temmuz hain fetö terör örgütünün gerçekleştirmek istediği Kalkışma sonrasında, Vatansever Türk milletinin sokaklara inerek darbenin bastırılmasının ardından, Rize’de geniş çaplı fetö operasyonu yapan ,dönemin Rize Emniyet Müdürü Saadettin Aksoy’un, anlaşılmaz bir şekilde(10 ay ) kısa bir sürede Rize‘den Çankırı’ya gönderildi..

Ardından ,15 Temmuz gecesi Üsküdar bölgesinde fetö’cü hainlerle göğüs göğüsse yapılan, mücadelede ön saflarda yer alan, dönemin Üsküdar İlçe Emniyet Müdürü Altuğ verdi, 25 Ağustos 2017 günü, bayrağı Emniyet Müdürü Saadettin Aksoy’dan devralarak Rize’de göreve başladı.

Kısa sürede 7’den 70’e herkesle iyi ilişkiler Kuran ,altın gibi bir kalbe sahip olan ALTUĞ VERDİ’nin başta fetö’cü hainler olmak üzere, Rize’de geniş çaplı operasyonlara başladı..

Hatta Ulusal haberlere de çıkan, terör örgütlerinin de bu süreçte hedefine girmiş oldu.
Çok iyi bir Devlet terbiyesi almış, başta İbranice, İngilizce bilen, ülkemizi başta uzak doğu Balkanlar ve birçok ülkede başarı ile temsil eden, gelecekte de, Devletimizin en üst kademesinde görev yapması beklenen, kendisini her alanda çok iyi yetiştirmiş Altuğ Verdi, Cumhuriyet tarihinde makamında, Türkiye’nin en iyi korunan yerlerden ve özellikle Başbakanlar şehri Rize’de, muhtemelen büyük bir operasyon öncesi, bir tayin
Komedisi filmi içerisinde geçen bir olayla, makamında bir Kripto tarafından 11 Aralık 2018 günü şehit edildi!
Mahkeme süreci yaklaşık bir yıl sürdü. Rize Adliyesi’nde yapılan 10 Mahkemenin hepsine, rahmetli şehit kardeşimin vefalı bir dostu olarak katılan, tek sivil vatandaştım..
Bu süreci Rize’de 3-5 vefalı dostu ve Rize dışından gelen 2-3 yakınını da sayabiliriz..
İlk ve son mahkemede, bizzat mahkeme salonuna gelip katılan, katilin, mahkeme tutanaklarına geçen ifadelerinin bizzat şahidiyim..

Sosyal medyada kamuoyunda özellikle Şehit Altuğ Verdi’yi küçük düşürücü ifadeler kullanıp, onun bir küfürbaz olduğunu lanse edip bu süreci baltalamaya yönelik hareketler olduğunu bu süreçte gördük..

Ancak, mahkeme tutanaklarında yazılan ve bizzat şahit olduğum en önemli olay ise; Rize Emniyet Müdürü Şehit Altuğ Verdi’nin katile hiç bir süreçte hakaret etmediği, küfür etmediği, sadece Amir memur ilişkisi içerisinde bir diyalog yaşandığı,(sanığın resmi ifadesi) bizzat mahkeme tutanaklarında geçmiştir..

Şayet bu olay bu şekilde gerçekleşmiş olsaydı ,katil silahını alıp makama girdiğinde, önce personel müdürünü değil, Altuğ Verdi’yi Şehit ederdi!
Ancak Başbakanlar şehri Rize’de, Altuğ’u koruyamadık, hiç olmazsa insan onun hatırasına sahip çıkardı değil mi ?
Sağlığın da her daim yanında olan, siyasiler, STK’lar Don Kişot ve iki yüzlü sahtekar baronları,ne mahkeme sürecinde, ne de ailenin yanında hiç bir süreçte görmedik..

İnsan hiç olmazsa, sağlığında sahip çıkılmadığı, Başbakanlar şehri Rize’de, Aziz hatırasını yaşatmak için, Rize merkezde bir cadde ve sokakta, Şehit Altuğ Verdi’nin ismi verilip, onun Aziz hatırası yaşatılabilir, bu uğurda ne gerekiyorsa yapılacağını, buradan şimdiden teyit ediyorum..
Ne yaparsanız yapın, onun ismini yok saymaya ,unutturmaya kimsenin gücü yetmeyecektir!

Altuğ Verdi’nin eşi Leyla Hanım’ın, son mahkeme sonrasında ,ailenin yakın dostlarından olan, Mehmet Çepni’nin Şahin Tepesinde, İstanbul eski milletvekili AK Parti MKYK üyesi Metin Külünk’ünde bulunduğu bir ortamda, orada bulunan 6-7 kişiyi göstererek, artık şimdiden sonra benim ailem yakınım sizsiniz demesi boşuna değil!

Mersin‘in Mezitli ilçesinde bulunan şehitliğe, önce 40. gününde, ardından 1. ölüm yıl dönümü ve diğer yıllarda da olduğu gibi ,yine 11 Aralık Pazar günü önce mezarı başında ardından isminin verildiği, Şehit Altuğ Verdi polis okulunda yapılacak anma törenine, Rize’den inşallah yine katılarak,kardeşim ALTUĞ’un şahadetinin 4. yıldönümünü rahmetle anıp yad edeceğiz..

NOT; Eyyy… Rize’deki sahtekarlar..
bu alçaklığınızı tarih hiçbir zaman unutmayacaktır..

Osman Köseoğlu
www.aktuel53.com