“Yarın kıyametin kopacağını bilseniz dahi bugün elinizdeki fidanı dikin.” Hadîs-i şerîfin mucibince bizler şefkat ve muhabbet tellalı olan bireyleriz asla husumetle işimiz olmaz. Bir fidan, bir hayvan, bir can..
“Yarın kıyametin kopacağını bilseniz dahi bugün elinizdeki fidanı dikin.”
Hadîs-i şerîfin mucibince bizler şefkat ve muhabbet tellalı olan bireyleriz asla husumetle işimiz olmaz.
Bir fidan, bir hayvan, bir can demektir! Çünkü hepsini yaratan vâhid olan bir Allah var…
Ormanlar bir ülkenin ciğerleridir. Oksijen depolarıdır eğer onlara kasıtlı bir saldırı varsa yakıp yok etmek isteniyorsa bilin ki sizin canınıza kasıt söz konusudur. Oksijensizlik insanı öldürür değil mi?
Ormanlar havayı temizler, toprağın kaymasına mâni olurlar, sel baskınlarını bir nebzede olsa önüne geçer, şiddetli kasırgalara birinci derecede siper olurlar.
Ülkemiz bugünlerde ciddi manada orman yangınlarıyla mücadele ediyor. Çok uluslu bir işler çevriliyor gibi yakında kokusu çıkar…
Bu orman yangınları öyle sıradan yangınlara benzemiyor! Neden diyeceksiniz…
38’dan ziyade ilimizin 180 den fazla bölgesinde eş zamanlı şekilde yangın çıktığı tarihte görülmemiştir…
Veyahut çıkarıldığı mı demek daha doğru olur… Şer odakları unutmasınlar; bu yangın, yakanı yakacaktır…
Ocak ayında muhalif kanadın medya organlarında çalışan gazeteci bir zevat hatırlarsanız ne demişti “Tayyip Erdoğan’ın gitmesi için çok büyük bir halk öfkesinin olması lazım. Büyük bir doğal afet, büyük bir deprem, büyük – başka bir doğal felaket! Çok büyük sel, çok büyük yangınlar. Hani yani Avustralya’yı yakan yangın vardı ya ülkenin her tarafı neredeyse… O kadar büyük yangınlar, deprem, çok büyük can kaybına yol açacak bir sel felaketi gibi… Ama esasen korkutucu olan Türkiye’nin bir askeri başarısızlık elde etmesi.”
Hâkezâ bundan birkaç sene önce pkk’nın üstteki zevatlarından yılan olan biri “silahımız yoktur diyebilirler çakmak ve kibritiniz var ormanları yakın” talimatı vermemiş miydi?
Hatırlayalım geçen sene 9 Ekim 2020 de Hatay’ın Belen ilçesindeki ormanlık alanda başlayıp Arsuz ve İskenderun’daki yerleşim yerlerine sıçrayan
yangında 4000 Bin dönümlük orman yangınını çıkaran pkk terör örgütü üyleri “ateşin çocukları inisiyatifi” adı altında örgüt üstlenmişti.
Şimdi ise terör sempatizanlarının sosyal medya organlarına baktığımızda kapıların terör örgütlerine ve işbirlikçilerine çıkmaktadır…
Tabi bunlar maşa, bunları kullanan uluslararası lobiler ülkeler var olduğunu da unutmayalım…
Geçmişte yanı başımızda Yunanistan da eğitim alan pkk terör örgütü üyeleri turizm bölgelerini özellikle ege bölgemizde yangınlar çıkartmak devlet kurumlarına saldırıda bulunmak için eğitim aldıkların Milli İstihbarat Teşkîlâtı’nın raporlarında var olduğunu bir dönem gazeteler yazdı.
Bu dönemdeki yangınlar öyle piknikçilerin veya ihmallerden çıkan yangınlar değil…
Yine çok uluslu planlı projeli hesapların çok önceden yapıldığı ve senenin başlarında verildiğini unutmamak lazımdır.
Bu saldırıların mesajlarının bundan birkaç yıl öncesinde verildiği şimdi ise faâliyete geçtikleri aşikârdır…
Aslında siyaseten muhalefetin bu konuda destek olması gerektiği bir dönemde demek ki ülkeyi yönetemiyorsunuz diyerek çıkış yapması üzücü bir durum…
“Hafıza-i beşer nisyan ile malûldür” sözü boşa söylenmiş bir söz değil! İnsan çabuk unutan bir eşref-i mahlûkâttır…
Hatırlayalım 1999 depremini devleti yönetenler ortada yok. O dönemin siyasileri iyi bilir… İktidar ortada yok muhalefet yine aynı muhalefet hepsi aciz kalmış.
Varlık gösterememişlerdi. Halk “Devlet nerede!” diye bağırıyor isyan ediyordu. Kendi yaralarını kendileri sarmaya çalışıyorlardı unutulmasın…
Bizler iyi hatırlıyoruz o denemde sosyal devlet yok depreme toplanan yardım paralarıyla da memur ve işçilerin maaşları ödendi…
Lâkin imdi ise devleti yönetenler sahada vatandaşın yanında. Millet muhatap buluyor ve devlet nerede diye bağırmıyor, isyan etmiyor…
Provokasyon ve algı yönetmek isteyenlerin önünü açarcasına muhalefet hükümet yönetemiyor diye ülke cayır cayır yanarken bundan siyasi nemalanmak istiyor… Hakîkaten bu ayıptır yazıktır bu ülkeye…
Bu Orman yangınlarına müdahalede Sosyal devletin yaptıklarını biliyor musunuz?
Neredeymiş sosyal Devlet!
28 Temmuz 2021 de başlayan orman yangınından kısaca bahsedeyim son resmi verilere göre; 52 Helikopter, 16 uçak, 1080 arazöz ve su tankeri, 10550 itfaiye işçisi, 2270 ilk müdahale aracı, 660 dozer ve iş makinası, 5200 teknik personel, 456 sağlık personeli 6440 orman muhafaza memuru ve insansız helikopterler ile yangınlara müdahale ediliyor…
Bunca araç gereç ve personel ile vatandaşının yanında. Milletiyle birlikte, ülkesine sahip çıkıyor…
Bu arada sivil toplum örgütlerini, AK Parti il – ilçe teşkilatlarının ve AK Partili Belediyelerin gönderdikleri gıda ve temel ihtiyaç tırlarını, araç gereçlerini seferber ettiğini sayısal olarak dâhil etmedim…
Marmaris’te ki orman yangınıyla mücadele eden personele su götüren Şahin Akdemir kardeşimiz su taşırken geri dönüş yolunda kaza yapıyor ve yaralanıp alevler içinde kalarak şehit oluyor…
Bir Reis-i Cumhur düşünün bu şehit kardeşimizin evini ziyaret ederek taziyede bulunuyor…
Milletin sevdiği adamı indirmek için var güçleriyle dâhilî ve harici lobiler ortalığı yangın yerine çeviriyor…
Velhâsıl bu ülke bizim, hepimizin! Bu yangın yakanı da işbirlikçilerini de yakacaktır.
Devlet ceza vermek için yarına bırakır fakat yanına bırakmaz… Unutmayın başaramayacaksınız… Vesselâm…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.